What's new

Ülke Yönetimi

Status
Not open for further replies.
Nerden biliyorsun hakaret etmediğini, zaten dinime, efendimize s.a.v'e hakaret etti diye din düşmanı diyorum yoksa onun dinsizliğiden bana ne be
Varsa o hakareti report yap,cezasini verirler,biliyorsunki burasi Musluman forumu.
Oyle birsey olsaydi baskasi bile report yapardi,demekki yok,eger varsa kanitla goreyim(alinti yap).
 
.
Toplum arasında yaygın kullanılan bir terim de olmamasına rağmen Bu ruhban kelimesine takılmış durumdasınız,

Açıkça yazmış olmama rağmen anlamadığınız nokta nedir anlam veremedim, kısır bir döngünün içine girmek istemiyorum.

Sorum İslam topraklarında cahiliye,''Ruhban'' ve tekfir ; paylaştığım çözüm öneriniz İslam'ı anlamak, ayrı düştüğümüz sizin yöntem olarak ''Arap'' dilini bilmenin şart olduğunu iddia etmeniz.

Fakat önceki iletimde sorduğum soruları gözardı ettiniz, anlıyorum ki bildiklerinizde soru işaretleri oluştu, tedirgin oldunuz ve bu yüzden kendinizi kapattınız.

Konu kavramsal, fakat somut konuşmak daha faydalı olacak anlaşılan.

Kitaplar arasında fark olması sizce neden?



Hristiyanlıkta kullanılan bir terim üzerinden İslam üzerine konuşmak ne kadar doğru orası tartışılır ancak sizin sorunuza cevabımı açık olarak daha önce vermiştim. Ruhbandan kasıt sahtekar hocalar olmalı madem bu hocalara muhtaç kalmak istemiyorsunuz o zaman Arapça öğrenerek dininizi kendinizin araştırması sizin için bir çözüm olacaktır.

İslam'da Cübbeli, Gülen ya da İsmailağa'nın yeri var mıdır?
 
.
Sorum İslam topraklarında cahiliye,''Ruhban'' ve tekfir ; paylaştığım çözüm öneriniz İslam'ı anlamak, ayrı düştüğümüz sizin yöntem olarak ''Arap'' dilini bilmenin şart olduğunu iddia etmeniz.

Fakat önceki iletimde sorduğum soruları gözardı ettiniz, anlıyorum ki bildiklerinizde soru işaretleri oluştu, tedirgin oldunuz ve bu yüzden kendinizi kapattınız.

Konu kavramsal, fakat somut konuşmak daha faydalı olacak anlaşılan.

Kitaplar arasında fark olması sizce neden?





İslam'da Cübbeli, Gülen ya da İsmailağa'nın yeri var mıdır?

Tam aksine sorun sizin kendinizi tam ifade edememenizden kaynaklanmakta, sizin sorunuzdan anladığım kadarına cevabımı verdim ama siz tatmin olmadınız. Size şöyle sorayım size göre Ruhban takımı kimlerdir örnekler veriniz, tekfirden kastınız nereye varmaktadır bunu da açarmısınız ?

Kitaplar arasında fark olması sizce neden?

Kitaplar arası dediğiniz kutsal kitaplar arasında ki farkmı yoksa mealler arasında ki farkımı kast ediyorsunuz ?

İslam'da Cübbeli, Gülen ya da İsmailağa'nın yeri var mıdır?

Cübbeli yahut İsmailağayı takip etmediğim için yorum yapamayacağım FETO zaten bilinen bir gerçek İslam içine sokulmuş bir turuva atı niteliğinde.

Soruyu cemaat ve tarikatler olarak sormanız daha makul sanırım isterseniz onun üzerinden tartışma yürütelim, ancak geniş vaktim olmadığı için sık cevap yazamayacağımı şimdiden belirteyim.
 
.
Burası din tartışma konusu değil ki, eğer dinde yeri bulunmayan cemaat/tarikat/şeyh/şıh gibi şeylerin ülkeye verdiği zararlar tartışılacaksa amenna.

Ülke menfaatini güdeceksek, hükmetme gücü tek bir otoritede olmak zorunda; Hükümet. Şeyhlik, şıhlık, tarikat, şu bu gibi şeyler otoriteyi bölüp parçalar. Hükümet dışında otoriteler türeyip belli kitlelere hükmetmeye başlarsa (kitlenin büyük veya küçük olması mühim değil) biz daha çok 15 Temmuzlar görürüz.

Din, tamamen Devletin kontrol ve güdümünde olmak zorunda. Sadece İslam'dan da bahsetmiyorum, bütün dinler ve inançlar Devlet'in mutlak kontrolünde olmalı. Diyanet işleri, Sünni işleri gibi davranmayı derhal kesip, Alevi dedesi eğitmeli, Hristiyan papazları eğitmeli, kendisine bağlı bu insanlara tıpkı imamlara yaptığı gibi maaş bağlayıp devletin resmi Kilise/Cem evi ibadethanelerine yollamalı bunları.

Ortadoğu kan gölü şuan, fakat ABD İran'a kafa attığında tam bir cehenneme dönecek ortalık. O vakte kadar otorite kemerini sıkabildiğimiz kadar sıkmalıyız, kontrol edebileceğimiz her kitleyi kontrol etmeliyiz.
 
.
Burası din tartışma konusu değil ki, eğer dinde yeri bulunmayan cemaat/tarikat/şeyh/şıh gibi şeylerin ülkeye verdiği zararlar tartışılacaksa amenna.

Ülke menfaatini güdeceksek, hükmetme gücü tek bir otoritede olmak zorunda; Hükümet. Şeyhlik, şıhlık, tarikat, şu bu gibi şeyler otoriteyi bölüp parçalar. Hükümet dışında otoriteler türeyip belli kitlelere hükmetmeye başlarsa (kitlenin büyük veya küçük olması mühim değil) biz daha çok 15 Temmuzlar görürüz.

Din, tamamen Devletin kontrol ve güdümünde olmak zorunda. Sadece İslam'dan da bahsetmiyorum, bütün dinler ve inançlar Devlet'in mutlak kontrolünde olmalı. Diyanet işleri, Sünni işleri gibi davranmayı derhal kesip, Alevi dedesi eğitmeli, Hristiyan papazları eğitmeli, kendisine bağlı bu insanlara tıpkı imamlara yaptığı gibi maaş bağlayıp devletin resmi Kilise/Cem evi ibadethanelerine yollamalı bunları.

Ortadoğu kan gölü şuan, fakat ABD İran'a kafa attığında tam bir cehenneme dönecek ortalık. O vakte kadar otorite kemerini sıkabildiğimiz kadar sıkmalıyız, kontrol edebileceğimiz her kitleyi kontrol etmeliyiz.

İlginç bir fikir bu bağlamda her tür din ve anlayışında devletle olan bağını da güçlendirmiş oluruz, değerlendirmeye değer.

Ayrıca geçmişte şahsım Cemaat Tarikatlerin islamla çelişmelerine şüpheyle bakar bidat/sahte hadis/ hurafe durumlarından dolayı mesafeli dururdum ancak 17 aralıktan sonra bütün cemaat tarikatlare bakış açım tümden değişti, devlet için potansiyel bir tehdit olarak algılamaya başladım. Bunlar bir noktadan sonra potansiyel senin de dediğin gibi dini bir grubun dünyevi bir güce erişmesi günü geldiğinde devletine kafa tutma baş kaldırmaya kadar gidebiliyor, bu işler devlet eliyle yapılsa belirli bir düzen ve sağlam temellere dayansa toplumun cemaat tarikatlere olan ihtiyacıda ortadan kalkmış olacaktır böylelikle çift başlılık ortadan kalkacak devlet mutlak güç olacaktır.

Günü geldiğinde diyanet cemaat ve tarikatlerle ilgili olarak harekete geçip devlet için potansiyel tehdit oluşturacak durumları kesinlikle ortadan kaldırmalı, şuanda benim gördüğüm süleymancı ve semerkandçılarda çok hızlı gidiyor tamamen dünyada güç kazanma bir birini dünyevi noktadan destekleme noktasında ilerliyorlar, bunların başında ki adamlar tekin değilse gün gelecek bunlarda dış mihraklar tarafından kullanılıp devlet için tehdit haline gelebileceklerdir.
 
.
Dediğim şeyi Çin'liler çoook önceden anlamışlar :lol:

All religion is under Goverment control.
Religion is just a tool to unity people, that's why goverment selected all imam and priest and make sure they preach loyalty to goverment. Not to arab or Vatican.
If there is any religion out of control.. well, you can see the best example from falung gong.
We going to crush them merciless

Kabaca diyor ki ;
"Bütün dinlerin kontrolü Hükümette. Din, kontrol aracıdır. Bu araç onda bunda, Vatikanda veya Suudilerde olacağına bizim hükümetimizde olsun. Eğer bir dini inanç kontrol dışına çıkarsa, bunun sonuçları zaten 3. dünya ülkelerinde görülüyor (Mesela bizde :lol: )

Dinin kontrolünü hükümetten almaya çalışan bütün güçleri acımadan ezeceğiz(işte cemaatler tarikatlar falan) "
 
.
Ancak şöyle bir durumda var ülkede ki dindarları kontrol etmek niyeti ile işin ucu dini yozlaştırmaya varırsa bu ülke içinde infiale neden olacaktır, bu yapılan iş dinin daha özüne inip sapkınlaşmadan yaşamayı sağlayacak bir sistem olmalı ki, cemaat tarikatlere toplum ihtiyaç duymasın. İslam dini hakkında bilgi öğrenmek isteyen Kuran okumayı yahut Arapça öğrenmek isteyen vatandaşa devlet hizmet verebilsin, islamın ve imanın manasını insanlara anlatsın öğretsini vatandaşta cemaate tarikate gitmesin.

Diğer türlü Çinlilerin kafasıyla gidersek 50 sene içinde memlekette Müslüman kalmaz, Çinde ki durum malum camilerde kominizm kitapları okutulmakta zaman zaman namaz dahi yasaklanmakta, insanların bir arada islam hakkında iştişare etmelerine camide dahi izin verilmemekte. Bu işte ölçü herşeyden önce iyi niyet çok önemli, Çin'de öyle bir niyet yok.
 
.
Çin ile ilgili duyduklarının yüzde doksanı propaganda. Orası öyle elektriğin internetin haberleşmenin olmadığı 3. dünya ülkesi değil. Hem adamlar da çok ciddi bir terörle mücadele süreci içindeler El-Kaide'ye karşı. İsteyecekleri en son şey toplum içi huzursuzluk olur, hele ABD'nin başında Çin'e kafayı takmış bir adam varken :D

Din zaten kul ile inandığı tanrı arasında olan birşey. Cemaat yöneticilerini idam edersen, cemaate katılanlar için de hapis cezası getirirsen kimse yasa dışı bir işle uğraşmaz.

Diyanete düşen görev her insana bedava kuran dağıtmak, insanlar dinlerini Allah'tan öğrenir. Ha Hristiyan'a da İncil dağıtırsın, atıyorum varsa yahudi vatandaş ona da tevrat falan. Ama Havra veya Kilise'de çalışan memur, senin memurun değil de başka bir ülkenin yolladığı memursa işte o zaman burnumuz beladan kurtulmaz. Aynı şey yabancı istihbarat birimlerinin manipülasyonuna açık dini topluluklar için de (tarikat/cemaat vb.) geçerli.
 
.
Çin ile ilgili duyduklarının yüzde doksanı propaganda. Orası öyle elektriğin internetin haberleşmenin olmadığı 3. dünya ülkesi değil. Hem adamlar da çok ciddi bir terörle mücadele süreci içindeler El-Kaide'ye karşı. İsteyecekleri en son şey toplum içi huzursuzluk olur, hele ABD'nin başında Çin'e kafayı takmış bir adam varken :D

Din zaten kul ile inandığı tanrı arasında olan birşey. Cemaat yöneticilerini idam edersen, cemaate katılanlar için de hapis cezası getirirsen kimse yasa dışı bir işle uğraşmaz.

Diyanete düşen görev her insana bedava kuran dağıtmak, insanlar dinlerini Allah'tan öğrenir. Ha Hristiyan'a da İncil dağıtırsın, atıyorum varsa yahudi vatandaş ona da tevrat falan. Ama Havra veya Kilise'de çalışan memur, senin memurun değil de başka bir ülkenin yolladığı memursa işte o zaman burnumuz beladan kurtulmaz. Aynı şey yabancı istihbarat birimlerinin manipülasyonuna açık dini topluluklar için de (tarikat/cemaat vb.) geçerli.

Bu işler göreceli duyup gördüklerimizin hepsi de propaganda olacak diye bir şey yok, teröristte göreceli bir şey kime el kaide yada terörist demene bağlı, o yüzden uzaktan bakarak Çin'de ki durumları anlamak çok zor, İslam dinine karşı ve Türklere karşı niyetlerinin kötü olduğu ortada ama iş hangi boyutta olduğunu bilemiyoruz.

İnsanların eline Kuran vermekle iş bitmez ki bizim insanımız bir kere okumaktan aciz, donanımlı bilgili imamlar yetiştirip insanlara İslamı güzel anlatıp güzel örnek olmaları lazım ki insanların aklına girsin sonra kendileri okuyup araştırıp pekiştirsinler.

Dediğin gibi Hristiyan yahut Yahudi topluluklar için bir bakanlık kurulsa hiç fena olmaz en azından devletlerine daha bağlı hale gelir ve birlikte hareket ederler, fikir güzel ama o azınlıklar bu fikre nasıl bakar orası soru işareti. Din mevzuları malum derin mevzular.
 
.
fikir güzel ama o azınlıklar bu fikre nasıl bakar orası soru işareti.

Burası bir Hukuk devleti. Hukuk devletinin anlamı "Law State"dir. Yani "Yasa ve Kanun" devleti. Hiçbir şahıs yasa ve kanunlardan üstün değildir.

Eğer o sözde azınlıklar, hukuki zemin oluşturulduktan sonra şu bahsettiğimiz sisteme karşı dururlarsa, yasa ve kanunlara karşı yani hukuka karşı durmuş olurlar. Ceza kanununda ne yazıyorsa onu uygularsın o insanlara.

Devlet, kanununu yasasını uygulatmak için insanlara sormaz, gider uygular. İnsanlar yasa ve kanunlardan şikayetçi ise, sonraki seçimlerde başka bir yasama (meclis) aritmetiği seçmekte özgürler.
 
.
Burası bir Hukuk devleti. Hukuk devletinin anlamı "Law State"dir. Yani "Yasa ve Kanun" devleti. Hiçbir şahıs yasa ve kanunlardan üstün değildir.

Eğer o sözde azınlıklar, hukuki zemin oluşturulduktan sonra şu bahsettiğimiz sisteme karşı dururlarsa, yasa ve kanunlara karşı yani hukuka karşı durmuş olurlar. Ceza kanununda ne yazıyorsa onu uygularsın o insanlara.

Devlet, kanununu yasasını uygulatmak için insanlara sormaz, gider uygular. İnsanlar yasa ve kanunlardan şikayetçi ise, sonraki seçimlerde başka bir yasama (meclis) aritmetiği seçmekte özgürler.

Şuanda devletin Alevi gruplarla görüşmesi gibi mutlaka bir ön görüşme yapılacaktır aksi halde devlet bize dayatma yapıyor vb. çığırtkanlık yapma ihtimalleri olur. O yüzden bazı konularda anlaşılarak uygulamaya gidilmesi muhakkak çözüm açısından daha uygun olacaktır diye düşünüyorum.
 
.
Sorum İslam topraklarında cahiliye,''Ruhban'' ve tekfir ; paylaştığım çözüm öneriniz İslam'ı anlamak, ayrı düştüğümüz sizin yöntem olarak ''Arap'' dilini bilmenin şart olduğunu iddia etmeniz.

Fakat önceki iletimde sorduğum soruları gözardı ettiniz, anlıyorum ki bildiklerinizde soru işaretleri oluştu, tedirgin oldunuz ve bu yüzden kendinizi kapattınız.

Konu kavramsal, fakat somut konuşmak daha faydalı olacak anlaşılan.

Kitaplar arasında fark olması sizce neden?





İslam'da Cübbeli, Gülen ya da İsmailağa'nın yeri var mıdır?

olur mu öyle sey canim, fötr dururken cübbe nerden cikti simdi.. demi?
 
.
Varsa o hakareti report yap,cezasini verirler,biliyorsunki burasi Musluman forumu.
Oyle birsey olsaydi baskasi bile report yapardi,demekki yok,eger varsa kanitla goreyim(alinti yap).

Kardes report yapmadigimi nerden biliyorsun sorun da burda iste report yaptim ve ceza almadi,tepki gösterdim diye cezayi ben aldim
 
.
@Islamic faith&Secularism

Hocam sana ve diğer arkadaşlara, diyorsunuz ki cübbenin Islamda yeri yok

Türbanın ve başörtüsünün Islamda yeri yok diyorsunuz
Arapça harflerin Islamda yeri yok
Seyhlerin ve tarikatların Islamda yeri yok
Sakalın Islamda yeri yok
Hadis ve sünneti seniyyelerinde Islamda yeri yok
Şeriatın hilafetin Islamda yeri yok

Yakında islamın Islamda yeri yok derseniz şaşırmam :D
 
Last edited:
.
Cübbenin yeri yok demiyor adam, Cübbelinin yeri yok diyor. Cübbeli Ahmet'in lakabı o.

Neden bütün çomarlar okuma-yazmadan aciz ve cahil o_O
 
.
Status
Not open for further replies.
Back
Top Bottom