1950 yılında seçimlerden önce seçim yasası da değiştirilerek seçimlerde yargı güvencesi ve "gizli oy - açık tasnif" sistemi getirildi.
[6] 14 Mayıs 1950'de yapılan seçimlerde
DP %52.7,
CHP ise %39.4 oy aldı. DP 13 puan farkla kazanmıştı ancak seçimde kullanılan
çoğunluk sistemi nedeniyle DP 420, CHP ise sadece 63 milletvekili çıkardı. TBMM başkanlığına
Refik Koraltan, cumhurbaşkanlığına DP genel başkanı
Celâl Bayar seçildi. Yeni cumhurbaşkanı Celâl Bayar, Menderes'i başbakan olarak görevlendirdi. Aslında pek çok kişi bu görev için
Fuad Köprülü'nün getirilmesini bekliyordu.
[7] Yeni hükûmet 22 Mayıs'ta göreve başladı. Köprülü bu kabinede dışişleri bakanı oldu. Adnan Menderes'in 10 yıllık başbakanlık döneminde Türk iç ve dış politikasında büyük değişimler oldu. 1. Menderes Hükümetinin ilk icraatı fazla masraf olduğu gerekçesiyle devlete ait otomobilleri satmak oldu. Menderes döneminde, paralara mevcut cumhurbaşkanının resminin basılması uygulamasını kaldırılmış, tekrar ilk cumhurbaşkanı
Mustafa Kemal Atatürk'ün resimleri basılmaya başlanmıştır.
[8]
Daha sonra, o döneme kadar
Türkçe okunan ezanın Arapça okunması serbest bırakıldı. Yeni kurulan DP hükûmeti, 6 Haziran 1950'de,
askeri darbe planladıkları
[9] gerekçesiyle başta Genelkurmay Başkanı
Nafiz Gürman olmak üzere bütün üst komuta kademesi dâhil olmak üzere 15 general ve 150 albayı re'sen emekliye sevk etti.
[10]
1951 yılında Menderes hükûmeti Türkiye'nin
Kore Savaşı'nda
Birleşmiş Milletler kuvvetlerine Türk Tugayı ile katılmasına karar vererek CHP'liler tarafından çok tartışılan bir karara imza attı. Bu, aslında Türkiye'nin
Soğuk Savaş'ta Batı Bloğu tarafında yer aldığını göstermek için yaptığı bir siyasi manevraydı. [
kaynak belirtilmeli] Bunun neticesinde, Türkiye 1952'de
NATO'ya tam üye olarak kabul edildi. Aynı yıl NATO'nun isteği üzerine komünizme karşı gayri-nizamı harp yapacak
Seferberlik Tetkik Kurulu, daha sonraki adıyla
Özel Harp Dairesi kuruldu.
1953 yılında CHP'nin tek-parti iktidarı sırasında edindiği malları haczedildi ve hazineye aktarıldı.
Halkevleri kapatıldı ve
Köy Enstitüleri Öğretmen Okulları'na dönüştürüldü.
[11]
1950-1954 yıllarında Türkiye ekonomide kalkınma dönemine girdi. Bu dönemde serbest piyasa ekonomisine geçişe hız verildi. Yabancılara petrol arama ve çıkarma izni verildi. Yabancı sermayeyi teşvik yasası çıkarıldı. Gelen krediler özellikle tarım alanında kullanmaya başlandı. Tarımda makineleşme çalışmaları yoğunlaştırıldı.
Marshall Planı'nın da katkısıyla ülkede yeni sanayi tesisleri kuruldu. 1954 yılında
Türkiye Vakıflar Bankası kuruldu. Bu dönemde Türkiye'nin
Gayri safi millî hasılası yılda ortalama %9 oranında büyüdü.
2 Mayıs 1954 tarihinde yapılan seçimlerde DP büyük bir zafer kazandı. Oyların %57'sini alarak iktidarını tek başına devam ettirdi. Bu oy oranı, 150 yıldan beri fasılalarla batılılaşmaya, modernleşmeye ve
demokrasiyi uygulamaya çalışan Türkiye tarihinde demokratik bir seçimde bir siyasi parti tarafından ulaşılan en yüksek orandı ve bir daha da bu orana ulaşılamadı. DP 502, CHP %35,9 oy oranı ile 31,
CMP %4 oy oranı ile 5, bağımsızlar 3 milletvekili çıkardı. 17 Mayıs'ta Menderes 3. kabinesini açıkladı. Bu kez kendisine daha yakın isimleri bakan olarak seçmişti çünkü önceki 4 yıl içinde İçişleri Bakanı 5, İşletmeler Bakanı 5, Çalışma Bakanı 5, Ulaştırma Bakanı 4, Gümrük ve Tekel Bakanı 4 kez değişmişti.